İçeriğe geç

Kadın baharı

Ak Parti kurulduğu günden beri İzmir’de birinci parti olmaya çabalıyor. Bu çabaya çok önemli şahsiyetler önderlik yaptı. Bakanlar, milletvekilleri, belediye başkanları, il, ilçe ve belde örgütleri… Sivil toplum ve medya desteği de cabası.

Gelinen nokta şudur:

Ak Parti en fazla ikinci parti oldu.

Gerçekten hedef, ikinci parti olmak mıydı; sanmıyorum.

Biliyorum ki, hedef çok netti: İzmir’de de birinci parti olmak.

***

Sahi, Ak Parti İzmir’de neden birinci parti olamadı?

***

Geçtiğimiz yıl içinde yaklaşık 45.000 kişiyle yüz yüze görüştüm. Kadın erkek, yaşlı genç ayrım yapmaksızın İzmirli seçmenin elini sıktım; gözünün içine bakarken konuşmasını, sorular sormasını, eleştirmesini istedim. Bol bol dinledim, yeri geldiğinde de konuştum.

İnsanları anlamaya çalıştım.

Büyük uğraşın özeti şuydu:

Ak Parti hakkında oluşan bir imaj var. Bu imaj partinin ikinci olmasına fazlasıyla yetiyor. Birinci olması için ise hayır, mümkün görünmüyor!  

***

İmaj, amaca hizmet etmiyorsa değişmelidir.

Nasıl mı?

İzmir’de Ak Parti’yi temsil edecek başkan, mutlaka bir kadın olmalıdır. Söz konusu kadın başkan, aynı zamanda siyaseti iyi bilen ve İzmirlinin hassasiyetlerini gözeten biri ise imaj kesin değişecektir.

Bu önerim sanıldığı gibi bir dönemliğine bir kadının il başkanı olmasıyla sınırlı olmayacaktır, aksine uzun bir süre İzmir’de kadın il başkanının alternatifi yine bir başka kadın olacaktır.

Yani uzun bir süre kadında ısrar edilecektir. 

***

Bir il başkanı neyi değiştirebilir ki, denebilir. 

Haklısınız, tek kişiyle imaj değişmez! Ama destek sağlam olursa, sahip çıkılırsa ve yardımcı olunursa imajın olumlu yönde değişmemesi mümkün müdür?   

İzmir kamuoyu buna nasıl inanır? 

İlk ve tek olduğundan, örneği olmadığından etkili olur.

Ama yetmez!

İkinci ve üçüncü adımların da atılması gerekir:  

Kadın ilçe başkanları, belediye başkan adayları, milletvekili adayları sayısı İzmir’de kabul edilebilir sınırlarda olması gerekir.

Arap baharı oluyor da kadın baharı neden olmasın? 

Ben şahsen havaya, suya, toprağa düşen cemrenin 8 Mart’ta siyasete de düşeceğinden eminim.

***

Siyaseti seven ve hep içinde olmak isteyen bir erkek olarak ayağıma sıktığımın farkındayım!

Yazılarımla hem erkek arkadaşlarımı üzüyorum hem de siyasi rakibim olabilecek kadın sayısını artırıyorum…

Olsun!

Önemli olan senin veya benim çıkarıma olan değil; “hepimizin yararına olandır!

Benim felsefem budur!

————————————-

Kategori:2012

İlk Yorumu Siz Yapın

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir