İçeriğe geç

Ramazanın bereketi

Ramazan ayındayız.

Önemli kararların arifesinde kendimizi ve ülkemizi hesaba ve kitaba vurmanın çok özel günlerindeyiz.

Birilerinin çıkıp anlatması gerekir:

Zekât vergidir; vergisini ödeyenlerin, ayrıca zekât ödemesine gerek yoktur. Çünkü devletimiz zekât gelirlerinin harcandığı kalemlere zaten fazlasını harcıyor.

Vergisini ödemeyenler, yoksulun önüne bir miktar zekât atarak Tanrı katında arındıklarını sanıyorlarsa, yanılıyorlar.

Artık halkı, Cumhurbaşkanı ve hükümeti ile Müslüman olan bir devlette yaşadığımızın farkında olalım.

Devlete vergilerimizi tam ödeyelim.

Ama ödediğiniz her kuruşun da hesabını soralım.

Devleti ve milleti soyan ve vergi vermeyenlere gelince..

Bilmeliler ki, onların ne dinleri ne de imanları kalmıştır. Din adına yaptıkları parlak konuşmalar, onları her iki dünyada da cezadan kurtarmayacaktır.

Hem bu dünyada hem de öbür dünyada rezil olacaklardır. O günler yakındır.

Bilinmelidir ki ahlâka ve uygulamaya geçmeyen parlak sözler, boğazlara düğümlenip öğlece kalacaktır. 

Yine bilinmelidir ki, vergi kaçırmak günahların en büyüğüdür.

Vergilerimizi ödeyelim hem kendimizi hem garip gurebayı, dul ve yetimi, aç ve açıktakini hem de düşmana muhtaç devletimizi kurtaralım!… 

Bunu yapalım artık!

Her yıl vergi affı çıkararak hakka ve hakikata hizmet edemeyiz. Adaletten  ne kadar koptuğumuzu görelim!

Bir yanlışlık varsa vergi kanunlarını zekât hassasiyetiyle düzeltelim.

Ama vergi vermemezlik yapmayalım.

—————–

Kategori:2018

İlk Yorumu Siz Yapın

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir