Sosyal olayların da bir yasası olduğunu düşünürsek, söz konusu “akıbet” kapıyı çaldığında, hemen teslim olmayız. Sonucu kabullenemeyiz de. Bir çıkış yolu ararız. Yanlışlarımızı yalan ve iftira ile örtmeye çalışırız. Bu tür çırpınışlar öyle bir hal alır ki, çalmadık kapı bırakmayız. Çare diye attığımız her adımda, kendimize ve çevremize daha büyük…
İlahiyatçı, Kamu Yönetimi ve Öğrenme Pedagojisi Uzmanı