İçeriğe geç

Kategori: 2017

Uyuyamıyorum!

Gündüz ne yaparsam yapayım, uykudan korkulu rüyalarla ter içinde uyanıyorum. Hiçbir şey düşünmediğim günlerin gecesinde de durum aynı, uyuyamıyorum. Kimseye anlatamıyorum bu durumu. Beni anlıyormuş gibi yapan bir doktorum vardı, onu da kovdum. Uyku saatimi değiştirmeye karar verdim. Çalışma odamın bir köşesine kanepe aldırdım, öğlen uykularına yatacağım. Arabî ve Kunta…

Tek hesap

Evi ve çocukları çok özlüyorum. Arada bir geç saatlerde eve uğradığımda çocuklar yatmış, uyandığımda da gitmiş oluyorlar. O kadar yoğun çalışıyorum ki, tahmin edemezsiniz. Ailemle kuru pilav yemeye zaman bulamıyorum, dersem inanın. Arada bir dayanamayıp adamlarıma: “Randevu defterine ailemle görüşmeye de bir yer açın!” diyorum hemen “Emredersiniz Efendim!” diyorlar, sonra…

Neden buradayım

Yakmayan bir güneşin altında, rengârenk çiçekli bir kırdayım. Her renk var ama en yoğun renk taze yeşil. Çiçekler ise adeta yeşil zemine ustaca serpiştirilmiş birer desen gibi. Elimi diz hizasına yaklaşan otlar ve çiçekler üzerinde gezdiriyorum. Her hangi bir dikene dokunmayışım dikkatimi çekiyor. Ne güzel bir yer! Neden daha önce…

Karıştırmaya başladım

Soğuk sabahların birindeyim. Güne isteksiz bir başlangıç yapıyorum. Ben mi uyandım, tv mi uyandırdı karar veremiyorum. Duyduklarım kopuk kopuk. Yarı uyku yarı uyanık bir haldeyim. Çok kötü… İlk kez… Şaşkınlık yarattı… Hesap soracağız… Az sonra… New York’ta 5. Caddede… Berabere kaldı… Konuğum olacak… Buna uyanma denecekse sonunda uyandım. Doktorum haklıymış,…

Havalar neden böyle

Bu aralar anlamadığım olaylar yaşıyorum. Bunu o kadar yoğun yaşıyorum ki neredeyse açlığın, yoksulluğun, enflasyonun, işsizliğin… Dostların iç ve dış düşman kisvesi ile vatan toprağına musallat oluşlarının… nedeni benmişim gibi! Hakketen çok bunaldım. Zaten zor uyuyorum. Uyuduğumda da yorgun uyanıyorum. Doktorumu aradım, ilaca gerek yok, dedi. Şikâyetlerim psikolojikmiş!  Dedim ya…

Nasıl oldu?!

Nasıl oldu, neden oldu, bilmiyorum. Artık kimse beni sevmiyor! En azından ben öyle düşünüyorum. Zamanında büyük kalabalıkların sevgisini kazanan, onu duyumsayan biri olarak söylüyorum. Artık sevilmiyorum. Bunun da farkındayım. Hani diyorum, bir kenara mı çekilsem? Zamanında sevgi ve saygı duyan kalabalıkların şimdilerde gözlerindeki kırgınlıklara tanık olmasam mı acaba, diyorum.  Bu…

Bu kış zor ve uzun geçecek!

Hava raporları kehanet olmaktan çıkalı çok oldu. Yakın geleceği bilenler artık meteoroloji uzmanları. Onların yalancısıyım, diyorlar ki, bu kış zor ve uzun geçecek! Bunu duyunca üzerimdeki kasvet daha da arttı. Demek ki bahar geç gelecek, dedim. Baharla birlikte yaz da geç gelecek! Demek ki, baharın tendeki ve duygulardaki canlanışını özleyeceğiz.…

Olağanüstü günlere doğru

Türkiye nice zamandır gününü çay ocaklarında geçiren işsiz güçsüzlerin akıldan uzak tepkileriyle yol alıyor. Her konuyu müzakere yerine masaya yumruk vurarak çözmekten yana olanların sayısı hızla artıyor. Akıl, bilgi, nezaket, feraset, öngörü, dürüstlük, özveri, hak, hukuk, adalet, diplomasi…nin yerini, işsiz bırakılmış insanların agresif tepkileri almış. Sokaklar tepkili insanlarla dolu.  Kalabalıkların…

Zevale kalmak

Her baharın bir yazı, kışla birlikte zevali de olacaktı. Bunda kuşku yoktu. Ama bu kez zeval çok erken geldi. Böylece yaz yorgunu güneşin ışığında sararmış yaprakları dalından isteksiz düşerken izlemeye de vakit kalmadı. Kar, inatla yeşilini koruyan yapraklara lapa lapa yağıverdi.  Hani, her gelişmenin doğal bir sırası vardı?… Yaşanacakların da…

Suud hanedanında neler oluyor

Alem-i İslam, “İsrail!” diyor, “Kahrolsun!” diyor başka bir şey demiyor. Konu Müslüman devletlere gelince “İsrail tehlikesi” o kadar büyütülüyor ki, bütün pislikler halının altına süpürülüyor. Bu işlerin ört pas edilmesi de ulemaya kalıyor. Besili ulema! “Hırsızlık ayrı, yolsuzluk ayrı”yı beyin yakar şekilde açıklayan ulema! Türkiye dışındaki Müslüman devletlerde kurumsal muhalefet,…